Yunanistan’a giden Türk turist sayısı açıklandı!

İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç: Türkiye ve Yunanistan Arasındaki İşbirliği Önemli

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, düzenlenen Türk-Yunan İş Forumu’nda önemli açıklamalarda bulundu. Avdagiç, Türkiye ve Yunanistan’ın ekonomik ve ticari açıdan birbirini tamamlayan iki ülke olduğunu belirterek, her iki ülke arasında işbirliğinin artırılması gerektiğini ifade etti. Avdagiç, “Türkiye, Asya ile Avrupa arasında bir köprü konumundayken, Yunanistan, bu köprü üzerinden Avrupa’ya açılan hayati bir geçit olarak stratejik bir öneme sahip. Yunanistan ile olan ekonomik bağlarımızı daha da güçlendirmek adına önemli fırsatlar var” ifadeleri kullandı.

Türk Turist Sayısı Belli Oldu

Avdagiç, Türkiye ile Yunanistan arasındaki ticaret hacminin 6 milyar dolar civarında olduğunu ve bu alanda büyük bir potansiyel bulunduğunu vurguladı. Ayrıca, 2024 yılında Yunanistan’dan Türkiye’ye gelen turist sayısının 710 bin, Türkiye’den Yunanistan’a giden turist sayısının ise 1,5 milyon olduğunu söyledi. “Türk turist sayısındaki bu önemli artış, vize prosedürlerinin kolaylaştırılması sayesinde mümkün olmuştur” diyen Avdagiç, ortak turizm girişimleriyle bu rakamların daha da artırılabileceğini belirtti.

Avdagiç, sözlerini “Ukrayna krizi sonrasında Avrupa’nın ticaret ve lojistik dinamiklerinin değiştiğini görüyoruz. Türkiye, Avrupa Birliği ile daha geniş Avrasya bölgesi arasında kilit bir geçiş güzergahı olarak öne çıkıyor. Ancak, taşımacılıkta Avrupa Birliği ülkelerinin uyguladığı kısıtlamalar nedeniyle hala çeşitli zorluklarla karşılaşıyoruz” şeklinde sürdürdü.

Atina Ticaret ve Sanayi Odası Birinci Başkan Yardımcısı Sophia Kounenaki Efraimoglou’dan Önemli Açıklamalar

Atina Ticaret ve Sanayi Odası Birinci Başkan Yardımcısı Sophia Kounenaki Efraimoglou ise, Türkiye ile Yunanistan arasındaki ticaretin büyük bir potansiyele sahip olduğunu ve ticari ilişkilerin derinleştirilmesi gerektiğini vurguladı.

Efraimoglou, konuşmasında: “Türkiye bu bölgedeki en önemli güçlerden biri ve çok değerli bir sanayi ve coğrafi pozisyona sahip. Aynı zamanda Türkiye, teknoloji ve inovasyon ekosistemiyle hızlı adımlar atıyor” dedi. Efraimoglou, Türkiye’nin dijital dönüşüm ve yeşil yatırım için önemli bir merkez haline geldiğini belirterek, “Ekonomilerimizin birbiriyle rekabetten daha çok birbirine destekle gelişebileceğini düşünüyoruz” dedi.

Related Posts

Türkiye’nin 40 yıllık ünlü çay markası satışa çıkarıldı

Dünyanın önde gelen kahve ve çay şirketlerinden biri olan Jde Peet’s, Türkiye operasyonlarını yeniden yapılandırma kararı alarak çay birimi Of Çay’ı elden çıkarma sürecini başlattı. 1985 yılında Rize’nin Of ilçesinde kurulan ve 2019’da Jde Peet’s …

Bitcoin yaklaşık 3 ayın zirvesinde

Bitcoin yaklaşık 3 ayın zirvesinde

500 kişiye iş verecekti: Otomotiv devi yatırımdan vazgeçti iş umudu yattı

Nissan Motor, Japonya’nın güneybatısındaki Kyushu adasında elektrikli araçlar için planladığı 1,1 milyar dolarlık pil fabrikası yatırımından vazgeçtiğini duyurdu. Ocak ayında açıklanan projede, Kitakyushu kentinde 153,3 milyar yen (yaklaşık 1,1 …

Bellona’nın fiyatı 570 kez artırıldı: Satışta rekor kırıldı

Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF), 2016 yılında devraldığı Boydak Holding bünyesindeki Bellona’yı sattı. TMSF, geçtiğimiz ay yayınladığı duyuru ile Bellona Mobilya’nın tamamının 7 milyar TL muhammen bedelle satışa çıkarılacağını duyurmuştu. TMSF …

Hindistan Siyonizmi: Rol modeli İsrail

6 Mayıs’ta Pakistan’a saldıran Hindistan ordusunun Azad Keşmir’de iki camiyi de hedef alması, ülkede Başbakan Modi ile birlikte yükselen “İslam düşmanlığının” göstergesi. Modi döneminde İsrail’in yakın müttefikine dönüşen ülkede yönetici elitin ideolojisi haline gelen “Hindutva” da “Siyonizm”e benzerliğiyle dikkat çekiyor.

Büyüyen tehlike

Her fırsatta ifade etmişimdir; 20. Asır 1945-1989 arasında hüküm sürmüş bir zamân dilimidir. Hobsbawn’ın onu Kısa Yüzyıl olarak nitelemesi boşuna değildir. 1989’u esas almamın sebebi ise, 20.Asrı nitelendiren meşhûr Berlin Duvarı’nın yıkılışıdır. Bu sembolik bir değerlendirmedir. Değilse 20.Asrın yıkılışı bu hâdise bir anda olmuş bitmiş değildir. Çöküş, parça parça yaşandı ve hâlen yaşanmakta . 2025, yâni kronolojik olarak 21. Asrın ilk çeyreğinde bile çöküş devâm ediyor. Bunu bana düşündüren